Almancada pflegen + zu Yapısı

Bu yazımızda Almancada pflegen + zu yapısı derlenmiştir.
Almancada pflegen + zu
Cümle içinde esas fiil konumundayken “Bakmak, bakımını üstlenmek, korumak, geliştirmek, sürdürmek, yaşatmak” gibi anlamlara gelen pflegen fiili, zu + Infinitiv şeklinde kullanıldığında ise “alışkanlık haline getirmek, alışmak” gibi anlama gelir. Bu yönüyle tarz fiillere benzer bir özellik gösterir.
Pflegen düzenli bir fiildir. Şimdiki zamanda ve geçmiş zamanda şahıs zamirlerine göre çekimi ise aşağıdaki tablodaki gibidir:
Zamir | PRÄSENS | PRÄTERITUM |
---|---|---|
ich | pflege | pflegte |
du | pflegst | pflegtest |
er/sie/es | pflegt | pflegte |
wir | pflegen | pflegten |
ihr | pflegt | pflegtet |
sie/Sie | pflegen | pflegten |
PRÄSENS | PRÄTERITUM | PERFEKT |
er/sie/es | er/sie/es | er/sie/es |
pflegt | pflegte | hat gepflegt |
⭐ Ana Fiil Olarak Kullanıldığında
Cümlenin ana fiili iken, yani tek başına kullanıldığında “bakmak, korumak, geliştirmek, sürdürmek, yaşatmak, iyi halde bulundurmak” gibi anlamlara gelmektedir. Aşağıdaki örnekleri inceleyiniz:
⬇️ Örnek cümleler
-Wir pflegen unsere Freundschaft, indem wir uns regelmäßig treffen.
Düzenli olarak bir araya gelerek dostluğumuzu sürdürüyoruz.
-Sie pflegt ihre Großmutter jeden Tag.
Her gün büyükannesiyle ilgileniyor.
-Dieses Shampoo pflegt gut für die Haare.
Bu şampuan saçlara çok iyi bakıyor.
-Wenn man diese Schuhe gut pflegt, halten sie 5 Jahre.
Bu ayakkabılara iyi bakarsanız 5 yıl dayanır.
-Der Bauernjunge pflegt das verletzte Pferd.
Çiftlik çocuğu yaralı atla ilgileniyor.
⭐ Yardımcı Fiil Olarak Kullanıldığında
Bir başka fiille cümle içinde kullanıldığında ise zu + mastar yapısıyla cümle oluşturur. Bu haliyle pflegen fiili tarz fiillere (Modalitätsverben veya Halbmodalverben) has bir özellik göstermiş olur.
Zu + mastar yapısıyla pflegen cümle içinde düzenli olarak yapmak, alışkanlık haline getirmiş olmak gibi bir anlama bürünür.
Zum Essen pflegt Hanna Wein zu trinken = Hanna trinkt gewöhnlich Wein zum Essen.
Hanna, yemekte şarap içmeyi alışkanlık haline getirmiş durumda.
Hanna yemekte düzenli olarak şarap içer.
⬇️ Örnek cümleler
-Ich pflegt nach dem Sport immer Milch zu trinken.
Spordan sonra daima süt içerim. (alışkanlık iması)
-Thomas pflegte jeden Tag spazieren zu gehen.
Thomas her gün yürüyüşe çıkardı. (alışkanlık iması)
-Sonntags pflegt Emma früh ins Bett zu gehen.
Emma pazar günleri erken yatmaya alışkanlık haline getirdi.
-Er pflegt zu sport treiben bevor er zur Arbeit geht.
İşe gitmeden önce egzersiz yapar.
-Ich pflege zu spazieren gehen jeden Tag.
Her gün yürüyüşe çıkarım.
-Er pflegt zu Tee ohne Zucker zu trinken.
Çayı şekersiz içer.